Elektrikleri kesilen ailenin 2 yaşındaki çocuğu soğuktan öldü

welgmedya.com’da yer alan habere göre; Diyarbakır’da bronşit hastası olan ve buhar makinesiyle hayata tutunan 2 yaşındaki Yunus Emre Binen soğuktan yaşamını yitirdi. Elektrikler kesildiği için oksijen veremediklerini söyleyen baba “Doktor soğuğun tetiklediğini ve kalbinin durduğunu söyledi” dedi. DEDAŞ ise “Merkezden yapılmış herhangi bir kesinti söz konusu değildir” açıklamasını yaptı.

Sputnik’te yer alan habere göre, Cami Mahallesi’nde yaşayan Binen ailesinin bronşit hastası olan 2 yaşındaki çocukları Yunus Emre, oksijen makinesi ile hayata tutunuyordu. Elektriklerin kesilmesi nedeniyle oksijen verilemeyen Yunus Emre, gece saatlerinde fenalaşması sonucu hastaneye kaldırıldı.

Yunus Emre, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirirken, aile doktorun soğuğun tetiklemesi sonucu kalbinin durduğunu söylediğini kaydetti. 2 yaşındaki çocuk Silvan’da toprağa verildi.

“SOĞUK TETİKLEDİĞİ İÇİN KALBİ DURDU”

Baba Özcan Binen, 2 yaşındaki oğlunun ölümüyle ilgili şunları söyledi: “Çocuk hastaydı zaten, çok rahatsızlandığında buhar veriyorduk ve rahatlıyordu. En son hastaneye götürmüştük. Hastaneden çıktıktan sonra eşim ve çocuklarımı babasının evine gönderdim. Eve geldikleri gün elektrikler kesildi. Uzun süre elektrik gelmedi. Birkaç gün karanlıkta kaldık. Yeni hat çekilecek diye elektrikleri kestiler. Çocuk yine fenalaştı, abimin evine götürüp buhar verdik kendine geldi. Pazartesi günü hastaneye götürürüz dedik. Gece saat 03.00’da fenalaşınca hastaneye kaldırdık. Hastanede vefat etti. Doktor soğuk tetiklediği için kalbi durduğunu ve öldüğünü söyledi.”

“2 YIL ÖNCE BİR ÇOCUĞUM DAHA ÖLDÜ, O DA YOKLUKTAN”

Yunus Emre’den 2 yıl önce bir çocuğunu daha kaybettiğini söyleyen anne Meryem Binen “Hasta değildi, bir şey söylemediler. O da yokluktan öldü. Şimdi de bu oğlum” dedi. Anne Binen “Elektrik olmadığı için buhar veremedik. Maddi durumumuz yok, iş yok, güç yok” şeklinde konuştu.

DEDAŞ’TAN AÇIKLAMA

Yaşanan olaya ilişkin DEDAŞ da bir açıklama yayınladı. Yapılan açıklamada,  şöyle denildi: “Özcan ve Meryem Binen çiftinin çocuklarıyla beraber kiracı olarak oturdukları meskende, daha önceki aboneliğin sonlanmasının ardından yeni bir abonelik başvurusunun yapılmadığı öğrenilmiş, bu çerçevede ilk olarak 3 Haziran 2021 tarihinde abonelik devri yapılması için adrese ihbarname bırakılmıştır. Ancak bir cevap alınamamıştır. Bununla birlikte, söz konusu meskende tüketim devam etmiştir. Bunun üzerine 9 Kasım 2021 tarihinde yine adrese ikinci bir ihbarbame bırakılmış ve abonelik devri başvurusu yapılmaması halinde enerji verilemeyeceği belirtilmiştir. Mesken sakinleri tarafından herhangi bir başvuru yapılmaması üzerine 10 Aralık 2021 tarihinde meskene enerji kesmeye gidilmiş, ancak adreste kimse bulunamadığı için enerji kesilmemiştir. Bu çerçevede, Yunus Emre Binen’in vefat ettiği 12 Aralık 2021 itibarıyla meskende merkezden yapılmış herhangi bir kesinti söz konusu değildir.

Sayaç okuyucularımız 7 Aralık 2021, 11 Aralık 2021 ve 16 Aralık 2021 tarihlerinde 3 kez sayaç okumak için eve ziyarette bulunmuş, ancak adreste kimse bulunamadığından rutin sayaç okuma işlemi de yapılamamıştır. Bu süreçte, Silvan merkezinde devam eden altyapı çalışmaları çerçevesinde sayaçların direk üzerine alınması projesi kapsamında, söz konusu bu meskenin de sayacının dışarı alınması planlanmış, bu çerçevede eve ulaşacak kablolar hazırlanmış, ancak 29 Kasım 2021, 30 Kasım 2021 ve 1 Aralık 2021 tarihlerinde üst üste yapılan ziyaretlerde evde kimse bulunmadığı için bu işlem de gerçekleştirilememiştir. Evde kimse bulunamamasından dolayı yeni kabloların bağlanamamasına ve bu yüzden meskenin kapısına kadar getirilen enerjinin meskene verilememesine rağmen, takip eden 2 haftadan uzun bir süre boyunca Özcan Binen’den tarafımıza hiçbir başvuru olmamıştır. En nihayetinde, 17 Aralık 2021 tarihinde eşi Meryem Binen tarafından abonelik devri başvurusu yapılmasının ardından, 18 Aralık 2021 günü yeni abonelik başlatılmış, kablo bağlantısı yapılmış ve enerji verilmiştir. Bütün bu veriler ışığında, evladımız Yunus Emre Binen’in talihsiz ölümüne şirketimizin herhangi bir uygulamasının veya ihmalinin sebep olduğu sonucunu çıkarmak, insaf ölçütlerinin ötesindedir.”