Siyaset
Kemal Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan ve Bahçeli’ye sert sözler
05 Ocak 2022 15:25
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’da CHP muhabirleriyle bir araya geldi. Kılıçdaroğlu, Erdoğan ve Bahçeli’ye yüklendi; İçişleri Bakanlığı’nın İBB hakkında başlattığı ‘teftiş’ ilgili açıklamalarda bulundu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’da bir otelde CHP muhabirleriyle bir araya geldi, sorulara yanıt verdi.
Kılıçdaroğlu’na; CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç ile CHP Medya ve İletişimden Sorumlu Genel Başkan Başdanışmanı Tuncay Özkan eşlik etti.
Kılıçdaroğlu, miting yerine ağırlıklı meslek örgütleri, kanaat önderleri ve sivil toplum kuruluşları ve gençlerle buluşacaklarını söyledi. Erken seçim ihtimali için Kılıçdaroğlu, “Erdoğan erken seçime gitmek zorunda. Ülke yönetilemez noktaya geldi” yorumu yaptı.
İBB’ye yönelik teftişler ve konuya ilişkin AKP ile MHP kanadından gelen yorumlar hakkında Kılıçdaroğlu, “İstanbul AK Parti’nin yandaşlarını yemlediği bir havuz… Ekrem Bey’i (İmamoğlu) suçlamalarının nedeni aslında ekonomideki kaosun yaşananların unutturulması. Bütün bu sorunları Ekrem Bey’i ilave edip tartışma zeminini bu tarafa çekmek istediler” dedi.
Kılıçdaroğlu’na sorulan sorular ve verdiği cevaplar şöyle:
AĞIRLIĞI MESLEK ÖRGÜTLERİ, KANAAT ÖNDERLERİ, GENÇLERLE BULUŞMAYA VERECEĞİZ: (Miting planlaması) Belli bir zaman dilimi içinde hava koşulları el verirse sürdüreceğiz. Şu tarihte, şurada burada değil; mitinglere çok ağırlık vermeyeceğiz. Ağırlığı meslek örgütleri, kanaat önderleri, sivil toplum kuruluşları, gençlerle buluşmaya vereceğiz. Bu toplantıların mitinglerden daha verimli olduğunu düşünüyorum. Meslek kuruluşları ya da kanaat önderleri ile yaptığımız toplantılar, bizim CHP’ye sempati duyan veya oy veren kişiler değil; tam aksine bize biraz mesafeli ama ‘CHP ne düşünüyor, sorularıma ne yanıt verecek’ diye merak eden insanlar, gelsin soru sorsunlar, bizi tanısınlar, biz onları tanıyalım. Bir anlamda helalleşme sürecinin başlangıcı gibi bir şey oluyor. Bu toplantıları çok önemsiyorum. Bir bölümü kapalı oluyor, bu talep onlardan geliyor. ‘Bizi burada görürlerse AK Parti tarafından…’, onları da anlayışla karşılıyoruz.
GÜVENİ SAĞLAYAMAZSANIZ DEVLETİ YÖNETEMEZSİNİZ: (Muhalefetin ekonomi krizini aşma planlamaları) Aslında söylüyoruz ama siyasi gündem içinde kaybolup gidiyor. İktidar olduğumuzda bir hafta içinde yapacağımız ilk iş, Stratejik Planlama Teşkilatı’nı kurmak. ‘Bu ülkenin geliri, gideri nedir, hangi fonlarda ne kadar para var, paralar nereye harcanıyor?’ Bütün rakamları bilmezseniz sağlıklı yönetemezseniz. Burada çalışacaklara, ‘bana 10 gün içinde tüm rakamları getireceksiniz. Kamu özel iş birliği projeleri nedir, ne kadar ödenecek, borç nedir, alacak nedir?’ dersiniz. Bütün rakamları alacak sonra yöneteceksiniz. Sonra Ekonomik Sosyal Konseyi toplayacaksınız. Bir tarafa bakanlar bir tarafa sorunları yaşayanlar ‘anlatın bakalım’ diyeceğiz. Çiftçilerin, esnafın aldıkları kredilerin faizlerini sileceğiz. Bunları bir hafta içinde yapacağız. Bir de uzun vadeli planımız var. Önümüzdeki beş yılın planlanması lazım. Türkiye’nin en verimli, istihdam yaratan önümüzdeki süreçte bölgesinde en güçlü ülke olabilecek şekilde yatırımlar yapacağız. Bunu önümüzdeki günlerde açıklayacağız. İktidar olduğunuzda 1 numaralı kararname var. Sayın Erdoğan’ı yolcu ettiğimizde, yerine gelecek cumhurbaşkanı bunun gereğini yapmak zorunda. Devletin bütün üst kademesindeki bürokratlar istifa etmiş sayılıyor. Oraya yeni isimler atanacak. ‘İktidar olduğunuzda kimi atayalım’ yok öyle bir şey. Bugünden her şeyi planlı programlı yapıyoruz. Süratli şekilde atamalar yapılıyor. O işin erbabı uzmanı kimse onları atayacağız. ‘Bu bizim partilimiz, yeğenimiz, partilimizi getirelim demeyeceğiz.’ Tam tersini yapacağız. İlk bir haftada güveni sağlayacağız. Güveni sağlayamazsanız devleti yönetemezsiniz. İlk bir haftada bir ayda yapılacak bunlar.