Özgür Özel: Emekliler Kemal Kılıçdaroğlu’nun sayesinde ikramiye alıyor

CHP Lideri Özgür Özel, İstanbul’un Çatalca ilçesinde seçmenlerle bir araya geldi. Özel, burada gündeme dair açıklamalarda bulundu.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, yerel seçim çalışmaları kapsamında mitinglerine devam ediyor. Özel, bugün İstanbul’un Çatalca ilçesindeki ‘Halk Buluşması’ programında vatandaşlarla bir araya geldi. Burada seçmenlere hitap eden Özel, gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Özel, ülkedeki en büyük sorunun ‘yoksulluk’ ve ‘işsizlik’ olduğuna dikkat çekerek AKP’nin iktidarda olduğu dönemde yaşanan yüksek enflasyon ve ekonomik krizi sert sözlerle eleştirdi.

Emeklilere verilen ‘sefalet ücretine’ de değinen Özel, “Uçan, kışlık, yazlık, bin odalı saraya para var, emekliye para yok. Madem emekliye para yok. O zaman 31 Mart’ta da Tayyip Bey’e oy yok” dedi.

Özel’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

-Bu memlekette sorunlardan en büyüğü yoksulluk ve işsizlik. Bugün açıklanan rakamlarla son 21 ayın zirvesine çıktı. Yani bugün açıklanan rakamlar pandemiden beri -doğal olarak pandemide işsizlik çok yüksekti- pandemi geçtiğinden beri en yüksek rakamlara ulaştı. İlan edilen rakam TÜİK’e göre yüzde 9.1. TÜİK neyin kısaltması? Tayyip’i Üzmeyen İstatistik Kurumu’nun kısaltması. Ama gerçek işsizlik yüzde 25. Tabi bu 24.7’lik rakam ile TÜİK’in rakamı arasında fark nasıl oluşuyor derseniz, hani birileri kötümser bakıyor, birileri iyimser bakıyor, öyle bir şey yok… TÜİK haftada 2 saat ve daha az çalışanları işsiz kabul etmiyor. Yani bir yerde 2 saatliğine bir dükkanın camlarını silen, bir evin temizliğini yapanları yeni bir iş arasa da işsiz kabul etmiyor. Yine iş aramaktan yılmış, ayakları şişmiş, bıkmış, son 4 haftada iş aramamış olan kişiyi 10 yıl da işsiz olsa kabul etmiyor. Bu şekilde 3 milyon 900 bin, haftada 2 saat ve daha az çalışan 2 milyon 667 bin kişiyi de katınca, gerçek geniş tabanlı işsizlik yüzde 25’e çıkıyor. İşsizlik demek, yoksulluk, yalnızlık, çaresizlik demek. En kötüsü de genç işsizliği. Genç işsizliği yüzde 35’in üzerinde.

-Maalesef her meseleye beka sorunu diyerek, bir korku siyaseti yaratmaya çalışanlar şunu iyi bilsinler: Nedir beka sorunu? ‘Dünyanın bütün ülkelerinin gözü Türkiye’de. Bunda korkacak bir şey yok. Bundan 100-110 yıl önce de Dünya’nın gözü Türkiye’nin üzerindeydi. Birilerinin çok sevdiği, peşinden gittikleri, öve öve bitiremedikleri, matbaayı 200 yıl geç getirdiği için, donanmayı Haliç’te 33 sene mahkum ettikleri için birileri ilimde fende ilerledi ve emperyalist diyetlerle Anadolu’yu işgale kalkıştı. O gün birilerinin çok sevdikleri işgal donanmasına kırmızı halı seriyordu. Sizin benim hemşehrimiz var ya o da Kartal istimbotunun üzerine çıkmış, yanındaki yaverine ‘Korkma çocuk geldikleri gibi gidecek’ diyordu. O beka sorunu ortaya çıkınca, birileri Yıldız Sarayı’nın arka iskelesinden İngiliz zırhlısına kaçarken, bizimki Bandırma Vapuru’na binip Samsun’a gitti, memleketi kurtardı. Yine bir beka sorunu olursa, yine Türkiye üzerinde Dünya’nın güçlü ülkeleri bir hesaba girerse, hiç kimse merak etmesin bu memleketi Recep Tayyip Erdoğan çağırınca havalaanına giden, yan yana dizilen, perdelik kumaştan kot üstüne kefen giyip de ölmeye geldik diyenler değil, dedeleri koyun koyuna kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi.

“TAYYİP ERDOĞAN EMEKLİNİN MAAŞINI ERİTTİ”

-(Emeklilere) Kaç para alıyorsunuz? Hep bir ağızdan 10 bin. Erdoğan ilk geldiğinde en düşük emekli maaşı bir buçuk asgari ücretti. Ama eğer o düzeni bozmasaydı bugün emekli maaşı 26 bin lira olacaktı. Çünkü asgari ücret 17 bin lira. Ama Erdoğan her sene enflasyonun altında zam vere vere sizi bitirdi, maaşları eritti. Şurada banka şubesi var. Yan tarafta da kuyumcu var. Gidin şubeye, kuyumcuya. Deyin ki ‘en düşük emekli maaşıyla 3 Kasım’da kaç çeyrek altın alınıyordu? Tayyip Bey’in geldiği gün 8 çeyrek altın alıyordu en düşük emekli maaşı. Bugün gidin 2 buçuk çeyrek altın zor alıyor. Yani Tayyip Bey’in geldiği günden bu güne kadar emeklinin 5 buçuk çeyrek altını kayıp

“EMEKLİLER KILIÇDAROĞLU SAYESİNDE İKRAMİYE ALIYOR”

-Yeri gelmişken hatırlayalım ve selamlayalım. Kimin sayesinde emekli ikramiyesi alıyoruz. Kemal Kılıçdaroğlu’nun. Kemal Bey ben emeklilere ikramiye vereceğim dediğinde bunlar veremezsin dedi. 2018’de seçime günler kala bin lira verdiler, biz yetmez dedik. O beğenmediğimiz bin lira 2018’de tam 24 kilo dana kıyma alıyormuş.

“BEŞLİ ÇETEYE PARA VAR EMEKLİYE YOK”

-(Erdoğan’a) Sana emanet edilen Hazine’nin içi doluydu, boşaldıysa hesabı emekliler vermeyecek, sen vereceksin. 1.4 trilyon değil, 690 milyara ihtiyaç var. Bu 690 milyar para bulunamaz mı? Geliyordu, son anda mani oldu. Bu İliç’te 9 kişiyi öldüren altın şirketi 222 milyon vergi ödeyecekmiş, affedilmiş. Beşli çetenin, yandaş müteahhitlerin, saray müteahhitlerinin 2022 yılında ödemesi gereken toplam 680 milyar vergiden vazgeçtiler. Size 690 milyar para olsa her ay 7’şer bin lira ödenebilirdi. Ama beşli çeteye para var, emekliye para yok. Yandaş müteahhide para var, emekliye yok.

-Uçan, kışlık, yazlık, bin odalı saraya para var, emekliye para yok. Madem emekliye para yok. O zaman 31 Mart’ta da Tayyip Bey’e oy yok.

-AK Partililer ve MHP’lilerin mutlaka son seçimde Tayyip Bey’e oy veren herkesin bu seçimde oy vermemesi lazım. Çünkü 4 yıl seçim yok. 4 yıl boyunca kemer sıkacağız diyor, acı reçete içireceğim diyor. Bundan sonra ‘sıkı para politikası’ diyor Mehmet Şimşek. Ağzından kaçırdı. Siyasette kuraldır; sarı kartı gösterirsen, kırmızı ışığı yakarsan, ben çantada keklik değilim dersen; senin değil, o holdinglerin, ultra zenginlerin vergilerini artıracak.

-Bir oy Erhan Güzel’e, bir oy güzel insan Ekrem İmamoğlu’na. Söz mü? Seçime 20 gün kaldı. Lütfen Erhan kadar çok çalışın, Ekrem Başkan kadar çok çalışın. Emaneti bu Atatürk düşmanlarından geri alın. Çatalca’yı tarikat yuvası yapanlardan Çatalca’yı kurtarın.